Bilenler bilir, House Cafe'nin İstanbul yeme içme dünyasında yeri bir başkadır. Efendim; atmosferi olsun, menüsü olsun, dekor detayları olsun kendinizi Avrupa şehirlerinde bir yere girdiğinizi zannedersiniz. Beyoğlunda tünelde ara sokakta köşede başlayan maceraları(ya da en azından benim için orada başladı) bir mantar hikayesine dönüp şehrin bilumum yerinde devam etti. Şu anda bildiğim Beyoğlunda iki, Nişantaşında, Kanyonda, Bağdat Caddesinde, Ortaköyde ve Bebekte birer şubeleri var.
BEBEK
ISTIKLAL
NİŞANTAŞI
ORTAKÖY
Biz de yılbaşıdır farklı bir yerlerde yemek yiyelim diyerek bu öğlen kendimizi Kanyondaki House Cafe'ye attık. Henüz burayı keşfetmemişler için ilk önerim schnitzel'ini mutlaka deneyin, yaz aylarında ise limonatası favorim!
Bu lambaya bayılıyorum
Annem görse bu kadar reçeli 6 TL'ye mi satıyorlar diye kıyameti koparır!!!
2 comments:
Nişantaşı'nda ara sokaktaki (sanırım Atiye sokaktı) ilk House Cafe ve Ortaköy'de, denizin üstündeki benim için bir numara. Asmalımescit'tekini de severim. İstinye Park'takine 1 kere gittik ve sevmedik. Bazı yerler bu kadar çok şubeleşince aynı kaliteyi tutturamıyorlar maalesef...
bende çalışanların yaklaşımını çok beğeniyorum...bu arada tabiki naneli limonata benimde favaorim...
Post a Comment